Mekanın Tarihi
1501-1505 “ Bizans döneminin en büyük meydanında (Forum Tauri) Sultan 2.Bayezid tarafından inşa ettirilmiştir.
Cami inşaatı bittikten sonra, 1506 yılında yapılan medrese binaları camiden bağımsız olarak uzağa inşa edilmiştir. 1943’te Belediye Şehir Kütüphanesi yapılmıştır.
Bayezid Camii, 1509’daki Kıyamet-i Suğra denen depremde ciddi hasar görmüş ve hemen elden geçirilerek tamir edilmiştir. İstanbul’da orijinalliğini korumuş en eski selatin camisidir.
Mekanın Özellikleri
Eser; cami ,türbe, aşhane-i imaret, sıbyan mektebi, tabhaneler, medrese, hamam ve kervansaraylardan müteşekkil bir külliyedir.
Cami kare planlı olup, ana kubbesi dört fil ayağı üstüne oturmaktadır. Caminin minberi mükemmel bir taş işçiliğine sahiptir. Mihrap, müzezzin mahfili ve kadınlar mahfilinde de özenli bir taş işçiliği uygulanmıştır. Camini kapı ve pencere kanatları da ahşap işçiliğin nadide parçalarıdır. Caminin iki minaresi taş gövdeli ve bir şerefelidir. Minareler camiye değil tabhanelere bitiştirildiğinden arada 79 metre mesafe vardır. Şerefelerinde sarkıtmalı mukarnaslar bulunan minarelerden sağdaki özgün halini korumuş, soldaki ise yapılan bir onarımda orijinalini yitirmiştir. Son cemaat yeri kare planlı ve 24 kubbelidir. Mermer döşeli avlunun ortasında 4.Murad zamanında kubbe ile örtülmüş bir şadırvan bulunmaktadır.
Beyazid Camii şehrin ortasında adete saklı kalmış gibi. Herkes yanından geçer, görür, hisseder ama orada olduğunu bilmez gibi...